HONDA MOTOSİKLET TARİHİ ve MOTOSİKLET MODELLERİ

Honda markasının hikâyesi, kurucusunun hikâyesiyle ile başlıyor. Soichiro Honda, 1906 tarihinde Hamamatsu yakınlarında 9 çocuklu bir ailede gözlerini açtı. Babasına bisiklet tamiratında yardımcı olduğundan mekanikle genç yaşta tanıştı. Metalürji üzerine eğitim almaya başlamasıyla Toyota şirketine satmayı düşündüğü yeni bir piston segmenti kurmayı hedefledi.

Soichiro Honda

Tamirat işlerinde becerikli ve mekanik meraklısı Honda, boş vaktinin büyük bir kısmını icadını geliştirmekle geçirdi. Eşinin takılarını satmaya varana kadar karşılaştığı parasal sıkıntılara rağmen, Soichiro Honda projesini bitirmeye odaklandı. Çaba dolu yıllar sonunda ürününü Toyota'ya sundu ama ürün reddedildi. İş Honda için inada bindi, Toyota'nın ürününü reddetmesinin ardından Honda 2 yılını icadını geliştirmekle geçirdi. Ürün sonunda Toyota tarafından satın alındı.

Daha sonraları, ürünlerini daha etkin şekilde üretmek için Honda kendi fabrikasını kurmaya karar verdi. Fakat 1944 yılında, 2. Dünya Savaşı'nın bombardımanları ve 1 yıl sonra meydana gelen deprem, fabrikayı yerle bir etti. Hal böyle olunca Toyota'ya piston segmenti üretimini devretmek zorunda kaldı.

Savaş bittiğinde, Japonya'nın durumu tam bir felaketti. Ülke kargaşa ve kıtlık içinde, özellikle benzin kıtlığı içinde yaşıyordu. Honda, çözüm yolları düşünürken, ordudan 2 zamanlı 500 adet motor alıp güçlendirilmiş bisikletlere takmak ve onları transmisyon kayışıyla aha da güçlendirmek aklına geldi. Böylece ilk 'Honda Motosikleti' doğmuş oldu. Pratik, ustaca hazırlanmış, sade ve ekonomik. Söz konusu motosiklete talep olağanüstü oldu ve "A Tipi" stoku çabucak tüketildi. Sonunda Soichiro Honda, bir daha terketmeyeceği başarıya giden yolda yürümeye başladı.

Honda A Tipi - 1947

Noguchi Fabrikası'nda Honda A Tipi Motor Üretimi - 1948

İlk 'Gerçek Honda Motosikletleri'

Honda Dream Type D 1949
Gerçek Honda Motor Co. 24 Eylül 1948 tarihinde kuruldu ve vakit geçmeden kendi motorlarını daha sonra da herşeyi ile tam motosikletler üretmeye başladı. Aynı yıl, B Tipi, 3 tekerlekli bir kurye motosikletinde kullanıldı. Daha sonra C Tipi'nin motoru olacak bu motor 89 cm³'e yükseltildi. Asıl gerçek yenilik 1949 yılında D Tipi'nin ortaya çıkmasıyla yani Honda Dream'in doğuşuyla geldi. Bu 2 zamanlı 100 cm³'lük araç, Honda satışlarını patlattı.

Honda Dream D-Type - 1949

1950 yılında, Honda, Japon üretiminin %50'sini bir başına eritti. Aynı yıl, ilk 4 zamanlı, 150 cm3, 3 supap silindir başlıklı (biri egzozdan, diğer ikisi emme borusundan), Dream Type E piyasa çıktı. Honda, 50 cm3'lük oldukça hesaplı, Cub Type F aracıyla pozisyonunu güçlendirdi. Motosiklet ayda 6500 adet satış rakamını yakaladı. Aynı sıralar Honda, Mitsubishi'nin bir satın alma emrini geri çevirmek zorunda kaldı ve macerasına tek başına devam etti.

Honda Dream E - 1951

Honda Cub Type F - 1952

Honda Hamamatsu Yamashita Tesisi - 1952

1958 senesinde, yarı motosiklet yarı scooter, Super Cub C100 piyasaya çıktı. Bu ideal motosiklet oldukça konforlu, kasa altı zinciri sayesinde temiz, sessiz ve sağlamdı. Bu konsept birçok farklı çeşit silindir ve sürüm üzerinden çoğaltıldı.

Honda C100 Super Cub - 1958

Honda: Bir Üreticinin Hikâyesi
Honda'nın ilk yol Twini 1957 yılında piyasaya çıktı. Araç açıkça bir NSU kopyasıydı, tabi bazı geliştirmeler yapılmıştı: 7400 devir/dakika için 18 hp.

1958 yılında, Honda araçları elektrikli marş sistemine geçti. Avrupa'ya ihraç edilen bu güvenilir ve sızıntı yapmayan motorlar yavaş yavaş başarıyı yakaladı.

Honda, daha çok yarışmalar aracılıyla kendini dünyaya tanıttı. Aslında her şey dönemin en itibarlı yarışması etrafında döndü:  Isle of Man adasında düzenlenen Tourist Trophy Grand Prix'si. Önce 1954 yılında marka keşfedildi, 1959 yılında ilk kez yarışlara katıldı ve 1961 yılında fabrikasında ayda 100.000'den fazla motosiklet üretildiği halde, Honda, 125 cc ve 250 cc sınıflarında yarışları kazandı.

Soichiro Honda, Isle of Man TT Yarışında Pilotlarla - 1959

Soichiro Honda, Yarış Takımında Motosikletlerle

Honda kurucusu Soichiro Honda montaj hattı üzerinde çalışıyor

Geçmişten Günümüze Honda Motosiklet Logoları

Motorda yenilik  
Honda piyasaya tutunmak için farklı şubeler kurdu. Marka, Belçika'ya, Tayland'a ve Amerika Birleşik Devletleri'ne yerleşti. Honda'nın piyasalara girişi, 1968 yılında, dünyada yılda 1.000.000 adet satışlık sembolik bir eşiğe dayandı. Fabrikalar çoğaldı ve neredeyse kendi Honda üretimi olmayan önemli ülke kalmadı.

Spor dünyasında, bütün motosiklet üreticileri şampiyonlukları kazanılacaktı. 70'li yıllar, Motocross, Endurance ve Trial alanlarında ödülleriyle birlikte geldi. 80'li yılların başında Grand Prix of Speed'in geri dönüşü, markaya 1983 yılında dünya çapında bir ödül kazandırdı ve tabi ödüllerin devamı geldi.

1973 yılında, imparatorluğunun yönetimini Kiyoshi Kawashima'nın deneyimine teslim ettikten sonra işlerden elini ayağını çeken Soichiro Honda, 1991 yılında 84 yaşında vefat etti.

Takeo Fujisawa, firmanın mihenk taşlarından biri oldu. Honda Motor'a 1949 yılında girdi ve bütün hayatı boyunca, finans konusunda titizliği ve yeteneğiyle, Soichiro Honda'nın yaratıcı kimliğini tamamladı. Fujisawa'nın ticaretteki öngörüsü, Honda'nın bütün dünyada gelişmesine sebep verdi.

Honda Goldwing 1988
Marka, güvenirliği ve olağanüstü konforuyla övgüler toplayan Honda Goldwing gibi aralarından birçoğu 'standart motosiklet' olarak kabul görecek araçlar geliştirerek ürün yelpazesini yenilemeye ve geliştirmeye devam etti. Honda aynı zamanda, son teknolojileri kullanmadaki ustalığı ve bugün markanın ayrılmaz bir parçası olan ünlü V şeklindeki motoru ile diğer markalardan ayrıldı.

Bugün, güvenirlik genel olarak bütün markalar tarafından desteklenmiş olsa da, Honda buna ek olarak bütün 2 zamanlı motor üretimini durdurarak ekolojik değerlerini ve ABS'yi neredeyse bütün modellerinde kullanarak güvenlik konusuna verdiği önemi ortaya çıkardı.

Grand Prix'de 500'den Fazla Ödüllü Üretici
Honda, Japonya Grand Prix'sini kazanan Valentino Rossi sayesinde 2001 yılında Grand Prix'de 500 ödül eşiğini aştı. Marka, ticari başarının yanı sıra yarışta da başarı kazanılabileceğini gösterdi. Fakat yavaş yavaş, Honda'nın yarış servisinin gücü, en amblematik pilotunu yıpratmaya başladı ve marka ancak 2011 yılında MotoGP'de Avustralyalı Casey Stoner ile dünya şampiyonluğu alarak eski gücüne kavuştu.

Senna, Honda, Prost and Dennis - 1988

KRONOLOJİK HONDA MOTOSİKLET TARİHİ

1906 : Soichiro Honda, Japonya'nın Hamamatsu kentinde doğdu. Babası aynı zamanda bisiklet de tamir eden bir demirci dükkanına sahipti. Honda, gençliğinde Tokyo'daki bir otomobil garajında çırak olarak çalıştı.
1928 : Honda, kendi otomobil tamir dükkanını açmak için Hamamatsu'ya geri döndü. Hıza olan aşkı sonucu,  kendi yarış arabasını üretti.
1936 : Honda, bir otomobil yarışı kazasında yaralandı.
1937 : Piston segman üretmek için bir şirket kurdu. (metalurji konusundaki eğitimsizliği sebebiyle) sallantılı bir başlangıçtan sonra şirketi başarılı hale geldi. Aynı zamanlarda otomobil üretimine başlayan Toyota'nın ana tedarikçisi oldu.
1946 : Soichiro Honda, piston segman şirketini sattı. Japonya, İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarında tamamen bombalandığı için yeniden kalkınmaya çalışıyordu. Honda, ucuz ulaşım ihtiyacını fark etti ve savaştan kalma iki zamanlı motorları bisikletlere takmaya başladı. (Motorlar orjinalde askeri telsizler için taşınabilir jeneratör görevi görüyordu.)
Soichiro Honda, Honda Teknik Araştırma Enstitüsü'nü Japonya'nın Hamamatsu, Shizuoka bölgesinde kurdu.
1947 : İlk motosiklet motorunu üretti.
1948 : Honda Motor Co. Ltd kuruldu. Ekonomik operasyonlar Takeo Fujisawa tarafından yönetilirken, Soichiro Honda işin mühendislik kısmına yoğunlaştı.
1949 : Şirket, 98cc'lik iki zamanlı bir motor ile çalışan, ilk gerçek motosikletini üretti. Bir çalışan, ilk motosikletin birleştirilmesinden sonra fabrika dışına sürüldüğünü görünce "It's like a dream" (Rüya gibi) dedi. Resmi olarak Model D olarak tanınan bu modele "Dream" ismi verildi.
1951 : Bay Honda, Japonya sokaklarını dolduran bu iki zamanlı motosikletlerin seslerinden, kokularından ve dumanlarından bıktı. Cevap olarak şirket, ilk dört zamanlı motosikletini üretti, Dream E (146cc).
1952 : Bu tip "ilkel" güç kaynaklarını küçümsese de Honda, bisikletler için yardımcı motorların orijinal kavramı ile bir süre daha devam etti. Cub F (iki zamanlı, 50cc) klipsli motor, Japonya genelinde binlerce bisiklet bayisi tarafından satıldı. Sadece iki yıl üretildi fakat on yıllarca, çeşitli görünümlerde popüler olacak "Cub" markasını tanıttı.
1953 : Benly J (4 zamanlı, 90cc) çıkarıldı. En azından bazıları "Benly" depo armaları ile satıldı ve Honda ismini sadece motor kapaklarında taşıdılar. Benly serisi aynı zamanda uzun süre ayakta kaldı ve performansın geliştiği bir çağ başlattı. Bir anda Japonya'nın amatör yarışçıları arasında popüler olmuştu.
1954 : Soichiro Honda kendi hayalini paylaştı; Grand Prix motosiklet yarışında başarılı olmak. Şöyle yazdı: "Çocukluk hayalim, kendi yaptığım bir makineyle motosiklet yarışlarında şampiyon olmaktı. Fakat dünya şampiyonu olmadan önce istikrarlı bir kurumsal yapıya, hassas üretim tesislerine ve üstün ürün tasarımına ihtiyaç büyüktü. Bu bakış açısında, Japon tüketici talebini karşılamak için yüksek kaliteli ürünler sunmaya konsantre olmuştuk ve şimdiye kadar motosiklet yarışlarına emek harcayacak yeterli zamanı bulamamıştık... Artık amacımız, TT yarışına katılmak ve çalışanlarımla birlikte tüm enerjimizi ve yaratıcı gücümüzü kazanmaya vermek."
Bay Honda o yıl, Isle of Man yarışlarına izleyici olarak katıldı, 125 ve 250 klasmanlarına hükmeden Alman yapımı NSU motosikletlere dikkatini verdi. Honda'nın bu makinekleri "kopyaladığı" düşünülse de, doğru değil; NSU yarış motosikletleri, konik kamlı tek silindirli makinelerdi - İlk Honda yarış motosikletleriyle alakaları yoktu.
1957 : MV Agusta, Gilera ve Mondial gibi lider İtalyan üreticiler, artan fiyatlardan yakınarak Dünya Şampiyonası'ndan çekildiler. MV Agusta sözünden geri döndü ve yarışmaya devam etti. Honda, son Mondial yarış motosikletlerinden birini aldı. Japon firması İtalyan motosikletini kopyalamadı fakat ulaşmaları gereken standart için bir ilham kaynağı olarak kullandılar.
1958 : Super Cub (C100, CA100 veya sadece "Honda 50") markete sürüldü. Preslenmiş çelik şasi, önden bağlantılı çatal, adım atarak binilen tasarım ve 50cc dört zamanlı motor gibi özelliklere sahipti. Çeşitli isimlerle satıldı, 70cc ve son olarak 90cc'ye büyüdü. Kısa zamanda en popüler motosiklet oldu, hatta tüm motorlu araçlar içindeki en popüler.
1959 : Honda ilk kez ünlü Isle of Man TT yarışına katıldı. Firma 125cc "Ultra Lightweight" klasmanında beş makineye sahipti. Motosikletler 125cc çift silindirli, önceki yıl Japonya ulusal yarışına katılan tiptendi. Naomi Tanaguchi, altıncı bitirerek takımın en iyi TT sonucunu elde etti. Honda bu klasmanda üretici ödülünü kazandı. 
Honda, American Honda Motor Co. olarak Los Angeles'da açıldı.
1961 : Honda TT yarışında, 125cc ve 250cc klasmanlarının her ikisinde de şampiyon oldu. Mike Hailwood iki yarışı da kazandı, Honda'lar her durumda 1.'den 5.'ye kadar olan pozisyonlardaydı. Isle of Man Examiner gazetesi kısaca, "Doğu, ezici şekilde kazandı." dedi.
1963 : Bu yıl Honda, F-1 yarışlarına odaklandı ve motosiklet yarış programı zarar gördü. Sokak motosikleti satışları iyiydi; Super Cub, Fransız Modu Kupası kazandı; Honda ilk deniz aşırı fabrikasını Belçika'da açtı; Grey Advertising, ünlü "Honda'daki en iyi insanlarla tanışın" kampanyasını başlattı. Sonraki yılın başlarında Honda, Super Cub'un da içine bulunduğu "en iyi insanlar" televizyon reklamı için Akademi Ödüllerinde ticari süre satın aldı.
1964 : İki zamanlı motorlar, düşük hacimli yarış klasmanlarına hakim olmaya başladı. Dört zamanlı motorları kullanarak 250cc klasmanlarında rekabet etmek için Honda, altı silindirli 250cc, 3RC164'ü üretti. Bu mühendislik harikası, yarış dünyasının gözlerini kamaştırdı fakat Phil Read'in iki zamanlı Yamaha'sıyla şampiyonayı kazanmasını engelleyemedi. Ancak 1966 ve 1967'de Mike Hailwood, 250cc Dünya Şampiyonasını kazanırken altı silindirliyi kullanıyordu.
1968 : 19 yıl sonra firmanın ilk iki tekerlisi fabrikadan çıktı, Honda 10 milyonuncu motosikletini üretti.
1969 : Honda CB750, 1968'lerin sonlarına doğru Tokyo Motor Show'da tanıtıldı fakat markete sürülmesi 1969'ların başlarında gerçekleşti. İlk kez disk fren kullanan ve ilk dört silindirli kitlesel pazar motosikleti olan bu modelin yaptığı darbeyi küçümsemek imkansız. 1970'lere kadar CB750'ler, normal döküm motor kabı yerine kum döküm kullanıyordu. Doğrusu, normal döküm daha hafif, güçlü ve yağ sızdırmazdı. Fakat koleksiyoncuların değer verdiği modeller kum döküm olanlardı.
1970 : Honda, Daytona 200'e dört yarışçıyla girdi fakat sadece biri -Dick Mann- bitirdi. Diğer üç yarışçı, Mann'ın şampiyonluğunun yanında gölgede kalmıştı. Honda Amerika için büyük bir şampiyonluktu. O yıl Daytona 200 pistinde yeni üç silindirli Triumphlar, BSA ve ilk XR750 Harley-Davidson'lar bulunuyordu. Fabrika modelleri CR750 olarak adlandırılsa da, CR750 hiç bir zaman bir motosiklet modeli olarak satılmadı; Yalnızca CB750 üzerine takılan parçalardan ibaretti. Fabrika yarış motosikletleri Honda'nın Yarış Servisleri tarafından (Günümüzdeki HRC'nin atası) üretiliyordu ve resmi olarak "CB750 Racing Type" adı verilmişti.
1972 : Honda sonunda, rekabetçi bir motocross makinesi üretmek için başka bir iki zamanlı motor yapması gerektiğini kabullendi. CR250 "Elsinore", 1973'lerin başlarında Amerikaya ulaştı. Anında kendi klasmanındaki en efektif yarış motosikleti oldu ve ilk yılında Gary Jones, AMA motocross şampiyonasını kazandı.
1973 : Soichiro Honda, firma başkanı olarak emekli oldu. Yönetim Kurulunda bulunmaya devam etti ve bu da ona 1983'de verilen onursal "Yüce Danışman" ünvanını kazandırdı.
1974 : İlk Goldwing, GL1000, Köln'de tanıtıldı. Amerikan marketine 1975'lerin başlarında ulaştı. Goldwing, ilk dört silindirli, su soğutmalı Japon motosiklet oldu. Aynı zamanda şafta sahipti ve benzin pompasına sahip olan ilk motosikletlerdendi. Benzin deposunun yerinde aslında elektronikler bulunuyordu ve radyatör taşmasını gizliyordu. Pompa, bu sebeple arka selenin altında bulunan depo için takılmıştı. Depo ağırlık merkezini alçak tutuyordu.
1976 : Kumamoto Fabrikası operasyona başladı. Brezilya'da motosiklet üretimine başlandı.
1978 : 500GP Dünya Şampiyonasında rekabetçi, dört silindir bir motosiklet üretme çabalarındaki Honda, oval pistonlu NR500'ü üretti. Efektif şekilde "dört silindir V-8, 8 bağlantı çubuğuna sahip ve 32 valfli" bir modeldi. Teknolojik bir güç gösterisiydi fakat üretim zorlukları sebebiyle 1979 sezonuna kadar yarışamadı. Honda 1981 sezonunda da bu makineyi kullanmakta ısrar etti ancak Freddie Spencer bile bu motosikletle kazanamadı.
1981 : Honda Gold Wing üretimi Japonyadan, Ohio'daki yeni fabrikaya taşındı.
1983 : Freddie Spencer 500cc Dünya Şampiyonasını kazandı. Honda ilk kez "blue riband" şampiyonasını kazandı. (Firma ilk Üretici Şampiyonasını 500cc klasmanında 1966'da kazanmıştı.)
1986 : Çalkantılı bri başlangıçtan sonra dört silindirli V motor "VF" serisi yol motosikletleri, yeniden tasarlanan VFR750F "Interceptor" modeli ile telafi edildi. Dişli sürücülü üstten kamları sonunda kam sürücüsünü ve aşınma problemlerini kaldırdı ve bu model gelecek on sene boyunca "her alanda iyi motosiklet" olarak anıldı.
1987 : CBR600F "Hurricane", Honda'nın ilk tam granajlı, dört silindirli sokak motosikleti.
1990 : Japonya'da üç yıl satıldıktan sonra VFR750R (RC30), sonunda Birleşik Devletler'e ulaştı. Interceptor'un iki katı fiyatına satılan, gerçekten homologasyona özel ve sokak için safkan bir yarış motosikleti.
1991 : Firma Soichiro Honda'nın ölümüyle yas tuttu.
Motosiklet üretimi Suzuka'dan Hamamatsu ve Kumamoto fabrikalarına kaydırıldı.
1992 : Efsane NR (NR 750), 200 adet üretildi. Ünlü Grand Prix yarışçısı NR500'ün trafiğe uygun versiyonu olan bu model, nefes kesici olan 60,000$ ile satıldı. Zamanının ilerisindeki özelliklerinin arasında karbon fiber gövde, dijital gösterge, sele altı egzoz, tek kollu maşa ve yakıt enjeksiyonu bulunuyordu. Karbon ve hafif alaşımların çok kullanılması sebebiyle yaklaşık 226 kiloydu ve onu süren çoğu (toplamda az) kişi hayran kalmıştı.
1993 : CBR900RR, sportbike dünyasını salladı. Tadao Baba tarafından tasarlanan  "Fireblade", açık klasmanlı bir motosikletin performansıyla, bir 600'lüğün hafifliğini ve kullanılabilirliğini birleştirmişti.
1995 : Köklü EXP-2 (iki zamanlı 400cc) Granada-Dakar rallisini kendi klasmanında kazandı. Dönen valfiyle egzoz portunu kapatan bir teknolojiye sahip motosiklet, daha temiz yanan ve güçlü iki zamanlı motor konseptini hayata geçirdi.
Türkiye Gebze Şekerpınarda fabrika temeli atıldı.
2001 : Valentino Rossi son 500cc Dünya Şampiyonasını iki zamanlı NSR500 ile kazandı.
2002 : Rossi, 990cc MotoGP döneminin ilk Dünya Şampiyonasını beş silindirli, dört zamanlı RC211V ile kazandı.
2004 : Honda, gücünü yakıt hücresinden alan bir motosiklet prototipi üretti.
2006 : 50,000,000. Super Cub satıldı.
2007 : Honda, hava yastığı korumalı motosiklet sunan ilk üretici oldu.
2008 : Motosiklet üretimi Hamamatsu Tesisi'nden Kumamoto Fabrikası'na taşındı.
2010 : VFR1200F tanıtıldı. Beklenilen gibi bir sportbike değildi ancak düğme ile vites değiştirilmesi için, isteğe bağlı çift kavramalı şanzımana sahip ilk motosiklet oldu.
2009'ların başlarında 2010 modeli olarak tanıtılan motosiklet ile Honda, kalıpları kırarak chopper ilhamlı Fury'yi çıkardı. 1300cc V çift silindirli motosiklet, geleneksel olarak muhafazakar olan şirket için bir sapmaydı.
Daytona Motorsports Grubunun AMA'yı satın almasıyla oluşan karmaşa ile birlikte Honda, bu seriden ayrılmaya karar verdi ve "AMA/DMG yarış ortamı, şirketin mevcut hedefleriyle uyuşmuyor" dedi.
2011 : Gelişmeye başlayan başlangıç motosikleti segmentine giriş amacıyla, CBR250R tanıtıldı. 249cc tek silindir motoruyla minik CBR, Honda'nın Tayland fabrikasında üretilip tüm dünyaya satıldı. 2012 : NC700 serisi modeller piyasaya çıktı. CRF250L ve Crosstourer 1200 sunuldu. CBR1000RR 20. yıla özel bazı yeniliklere sahip oldu.
2013 : CBR500 serisi modeller sunuldu.
2014 : CBR1000RR SP, yenilenen CBR650F ve MSX 125 (Grom) sunuldu.
2015 : Yeni CRF1000L Africa Twin çıkış yaptı. VFR800X Crossrunner yenilendi.
2016 : CBR500 serisi yenilendi.